Yükseköğretim Kurulu (YÖK) idari personelinin yükseköğretim kurumları arasındaki yer değişikliği (becayiş) işlemlerinde hangi somut kriterlerin dikkate alındığı sorusu, Türk Eğitim Sen'in YÖK'e gönderdiği bir yazı ile yeniden gündeme geldi. Sendika, söz konusu nakil işlemlerinde şeffaflık ve belirlilik ilkesinin gözetilmesini talep etti.
Becayiş Kriterleri Neden Belirsiz?
Türk Eğitim Sen, YÖK'e gönderdiği yazıda, yükseköğretim kurumlarında görev yapan idari personelin diğer yükseköğretim kurumlarına nakil işlemlerinde hangi somut kriterlerin dikkate alındığının açıklanmasını istedi. Sendika yetkilileri, mevcut uygulamada belirsizliklerin ve keyfi uygulamaların yaşandığına dair şikayetler aldıklarını belirterek, bu durumun personelin motivasyonunu olumsuz etkilediğini vurguladı.
Bilindiği üzere, Hizmet Kollarına Yönelik Mali Ve Sosyal Haklara İlişkin 2024 ve 2025 Yıllarını Kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşmenin 2. Bölümünde yer alan “Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme”nin; “İdari personelin yükseköğretim kurumları arasında naklinin kolaylaştırılması” başlıklı; MADDE 34- “(1) Devlet yükseköğretim kurumlarında 657 sayılı Kanun kapsamında görev yapan aynı unvanlı memurların yükseköğretim kurumları arasında karşılıklı naklen atanmalarının bilgi işlem teknolojileri kullanılarak kolaylaştırılması konusunda taraflarla birlikte çalışma yapılacaktır.” denilmiştir.
Toplu Sözleşme Ne Diyor?
Konuyla ilgili olarak, 2024-2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşmesi'nde yer alan bir maddeye dikkat çekiliyor. Sözleşmenin "İdari personelin yükseköğretim kurumları arasında naklinin kolaylaştırılması" başlıklı 34. maddesinde, devlet yükseköğretim kurumlarında görev yapan aynı unvanlı memurların karşılıklı nakillerinin bilgi işlem teknolojileri kullanılarak kolaylaştırılması için taraflarla birlikte çalışma yapılması gerektiği belirtiliyor. Ancak, bu maddeye rağmen uygulamada yaşanan belirsizliklerin devam ettiği ifade ediliyor.
Şeffaflık Çağrısı
Türk Eğitim Sen, YÖK'ten nakil işlemlerinde dikkate alınan kriterlerin açık ve şeffaf bir şekilde belirlenmesini ve kamuoyu ile paylaşılmasını talep ediyor. Sendika, bu sayede personelin beklentilerinin karşılanacağını, motivasyonlarının artacağını ve adaletsizlik algısının ortadan kalkacağını savunuyor. Ayrıca, nakil süreçlerinin daha objektif ve adil bir şekilde yürütülmesi için somut adımlar atılması gerektiği vurgulanıyor.
YÖK'ün bu konuda nasıl bir adım atacağı ve Türk Eğitim Sen'in taleplerine nasıl yanıt vereceği merakla bekleniyor. Personel nakillerinde yaşanan bu belirsizliklerin giderilmesi, yükseköğretim kurumlarında çalışan idari personelin huzuru ve verimliliği açısından büyük önem taşıyor.
