6 Altın Öğüt: Şakik-i Belhi'den Hayata Yön Veren Tavsiyeler!
Gündem

6 Altın Öğüt: Şakik-i Belhi'den Hayata Yön Veren Tavsiyeler!


29 November 20255 dk okuma30 görüntülenmeSon güncelleme: 16 December 2025

Şakik-i Belhi ve Hatem-i Esam arasında geçen, yüzyıllardır aktarılan ve günümüzde de yol gösterici nitelikte olan 6 önemli öğüt yeniden gündemde. Bu öğütler, tevekkül, kardeşlik ve ahiret bilinci gibi temel kavramlar üzerine inşa edilmiş olup, dünya hayatının karmaşası içinde manevi bir pusula görevi görüyor. İşte, hayatınıza ışık tutacak o değerli nasihatler:

Şakik-i Belhi ve Hatem-i Esam'ın Hikmet Dolu Sohbeti

Evliyaullahın önde gelen isimlerinden Şakik-i Belhi ve Hatem-i Esam arasındaki bu özel sohbet, "dünya fitnelerinden kurtulmaya vesile altı hayat düsturu" olarak bilinir. Bu düsturlar, günümüz insanının da arayışında olduğu manevi huzur ve dengeye ulaşmasına yardımcı olabilir. Peki, bu öğütler nelerdir ve hayatımıza nasıl entegre edebiliriz?

  • Tevekkül: Rızkı veren Allah'tır bilinciyle hareket etmek, endişelerden arınmanın ilk adımıdır.
  • Kardeşlik: Müminler arasındaki şefkat ve dayanışma, toplumsal huzurun temelidir.
  • Ahiret Bilinci: Dünya dostluklarının geçiciliğini idrak ederek, ebedi hayata yatırım yapmak önemlidir.

Altın Öğütler ve Günümüzdeki Önemi

Hatem-i Esam, 30 yıllık sohbetinin özeti olarak aktardığı bu hakikatleri şöyle sıralıyor:

  1. "Rızkı veren Allah'tır": Hûd Sûresi'nin 6. ayetine atıfta bulunarak, rızık endişesinin kulluğu zayıflattığını belirtir. İnsanın ibadete yönelip dünya telaşını azaltmasını öğütler.
  2. "Müminler kardeştir": Hucurât Sûresi'nin 10. ayetine işaret ederek, müminlerin birbirine şefkatle muamele etmesinin dinî bir vazife olduğunu vurgular. Bu, toplumsal birlik ve kardeşlik bilincini öne çıkarır.
  3. "Kabirde kalan tek dost ibadettir": İnsanların dostluk arayışını gözlemlediğini, kendisinin ise yalnızca Allah’a itaati dost edindiğini ifade eder. İbadetin, kabirde ve mahşerde insana eşlik edecek tek dost olduğunun altını çizer.
  4. "Beni görüp benim onu göremediğim şeytan": Şeytanı ve inkâr ehlinin etkilerini düşman bilmeye dayanır. Şeytanın görünmeden vesvese vermesi, düşmanlığının şiddetini artıran bir unsurdur.
  5. "Kabrimi evim bildim": İnsanın asıl evi olan kabrin imarına dikkat çeker. Bu anlayış, dünya hayatını geçici gören klasik İslâm terbiyesiyle uyumlu bir tutumdur.
  6. "Ölüm meleği için hazırlık": Ölümü talip olarak görmek ve hazırlığa önem vermek. Ölümün ertelenmeyeceğini hatırlatarak kulun her an hazırlıklı olması gerektiğini vurgular.

Tevekkül ve Çalışma Arasındaki Denge

Klasik İslâm kaynaklarında tevekkül, çalışmayı terk etmek değil; çalışırken rızkın Allah’tan geldiğini bilmek şeklinde açıklanır. Bu anlayış, hem emek hem de teslimiyet esasına dayanır. Yani, kişi elinden gelenin en iyisini yapmalı, ancak sonucun Allah'ın takdiriyle gerçekleşeceğine inanmalıdır.

Bu altı düstur, günümüz Müslümanları için de büyük önem taşımaktadır. Tevekkül, kardeşlik, ibadet alışkanlığı, günahlardan uzak durma, kabir hazırlığı ve ölümü unutmama gibi temel kavramları merkeze alarak, manevi eğitimde yol gösterici olmaya devam ediyor. Bu öğütlere kulak vererek, hayatımızı daha anlamlı ve huzurlu bir şekilde yaşayabiliriz.