DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalarla gündeme damgasını vurdu. Hatimoğulları, yoğun bakımda tedavisi süren Sırrı Süreyya Önder'e geçmiş olsun dileklerini ileterek başladığı konuşmasında, "Sevgili Sırrı Süreyya Önder, bu ülkenin acılarla ve umutlarla dolu hikayesinin bir parçasıdır. Hepimiz seni bekliyoruz" dedi. Ardından Hatimoğulları, ülke gündemine dair önemli değerlendirmelerde bulundu ve iktidara kritik bir çağrıda bulundu.
İstanbul Depremi ve Kanal İstanbul Eleştirisi
Hatimoğulları, 23 Nisan'da İstanbul'da yaşanan depreme değinerek, "İstanbul halkı başta olmak üzere etkilenen herkese geçmiş olsun. Kanal İstanbul projesinden derhal vazgeçin. Biz betonun değil yaşamın peşindeyiz" ifadelerini kullandı. Ayrıca, 6 Şubat depremlerinden ders çıkarılmadığını ve iktidarın rant odaklı politikalar izlediğini savundu. İstanbul'da yaşanacak olası bir depremde Türkiye'nin büyük bir enkaz altında kalabileceği uyarısında bulunan Hatimoğulları, merkezi hükümetin yerel yönetimlerle koordineli çalışması gerektiğini vurguladı.
1 Mayıs Çağrısı ve Gözaltılara Tepki
DEM Parti olarak 1 Mayıs'ta alanlarda olacaklarını belirten Hatimoğulları, "Ekmek, barış ve özgürlük için tüm halkları 1 Mayıs için alanlara çağırıyoruz" dedi. Ayrıca, 1 Mayıs öncesinde yapılan gözaltılara tepki göstererek, gözaltına alınanların derhal serbest bırakılmasını talep etti. Hatimoğulları, kadın sağlığına ilişkin tartışmalı uygulamalara da değinerek, kadınların doğurup doğurmayacağına ve kaç çocuk doğuracağına kendilerinin karar vereceğini, iktidarın bu kararlara saygı duyması gerektiğini ifade etti.
Barış Süreci ve İktidara Çağrı
Hatimoğulları, Kürt Ulusal Konferansı'nın önemine değinerek, konferansın demokratik bir geleceğin umudunu büyüttüğünü söyledi. Barış ve demokratik toplumun ancak herkesin siyasi iradesine saygı duymasıyla gerçekleşebileceğini vurgulayan Hatimoğulları, ana muhalefet başta olmak üzere muhalefetin mutabakat sürecinin dışında tutulmaması gerektiğini belirtti. Hatimoğulları'nın konuşmasının en dikkat çekici bölümü ise iktidara yaptığı çağrı oldu: "Başta Sayın Abdullah Öcalan'ın iletişim ve çalışma özgürlüğü olmak üzere atılması gereken adımlarla ilgili top artık iktidarın sahasındadır. Sorumluluk artık onlardadır."
Hatimoğulları, bu sözleriyle barış sürecinde yeni bir dönemin başlayabileceğine işaret etti. İktidarın bu çağrıya nasıl yanıt vereceği ve barış için somut adımlar atıp atmayacağı merakla bekleniyor. DEM Parti'nin barış ve çözüm süreci için topyekun bir seferberlik içinde olduğu ve Türkiye'deki bütün siyasi öznelerden aynı şeyi beklediği de Hatimoğulları tarafından vurgulandı. Bu çağrı, Türkiye siyasetinde yeni bir sayfa açabilecek mi, zaman gösterecek.