İstanbul'da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, şehirde büyük bir paniğe yol açtı. Vatandaşlar, sarsıntıyı hisseder hissetmez kendilerini sokaklara attı. Özellikle yüksek katlı binalarda yaşayanlar, artçı sarsıntı korkusuyla evlerine girmekte tereddüt etti. Güngören başta olmak üzere birçok ilçede vatandaşlar, geceyi parklarda ve bahçelerde geçirmek için çadır kurdu.
Deprem Anı ve Sonrası Yaşananlar
Depremin hissedildiği ilk anlarda, İstanbul'un dört bir yanından çığlık sesleri yükseldi. Vatandaşlar, panik halinde birbirlerine yardım etmeye çalışırken, trafik de felç oldu. Özellikle ana arterlerde uzun araç kuyrukları oluştu. Depremin şiddetiyle birlikte bazı binalarda hafif hasarlar meydana geldiği bildirildi. Yetkililer, hasar tespit çalışmalarına başladı.
- Vatandaşlar panik içinde sokaklara döküldü.
- Trafik felç oldu, uzun araç kuyrukları oluştu.
- Park ve bahçelerde çadırlar kuruldu.
Vatandaşların Tepkileri
Depremi yaşayan vatandaşlar, yaşadıkları korkuyu dile getirdi. Birçok kişi, artçı sarsıntılardan endişe duyduğunu belirtti. Özellikle 1999 Marmara Depremi'ni yaşayanlar, travmalarının yeniden canlandığını ifade etti. Sosyal medyada da depremle ilgili çok sayıda paylaşım yapıldı. Vatandaşlar, birbirlerine geçmiş olsun dileklerini iletti ve yetkililerden yardım talep etti.
Bir vatandaş, "O kadar korktum ki, ne yapacağımı bilemedim. Hemen çocukları alıp dışarı koştuk. Umarım bir daha böyle bir şey yaşamayız" şeklinde konuştu.
Uzmanların Uyarıları
Deprem uzmanları, İstanbul'un deprem riski taşıyan bir bölgede bulunduğunu ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı. Özellikle binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve vatandaşların bilinçlendirilmesi gerektiği belirtildi. Uzmanlar, ayrıca artçı sarsıntıların devam edebileceği uyarısında bulundu ve vatandaşların dikkatli olmasını istedi.
İstanbul'da yaşanan bu deprem, şehrin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Yetkililerin ve vatandaşların, bu tür felaketlere karşı hazırlıklı olması büyük önem taşıyor. Depremle ilgili bilinçlendirme çalışmalarının artırılması ve binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi, olası can kayıplarının önüne geçmek için kritik adımlar olacaktır.